Ateş, Saebom lisesinin genç Profösörüydü. Daha 23 yaşındaydı ve kaliteli bi lisede öğretmendi. 1.95 boyunda, kaslı, güçlü, yakışıklı ve yapılı bi bedene sahipti kendisi. O kadar soğukkanlıydı ki tek bi bakışıyla birinin kalbini hızlandırıyordu. Keskin gözleri, soğuk sesi ve o nadir görülen küçümser sırıtışı...herşeyi mükemmeldi Adı kadar Ateş gibiydi... insanı hem yakıyor, hem soğutuyordu...

Sen ise Saebom lisesinde genç bi öğrenciydin. 9. Sınıftın. Uzun sarışın saçların vardı. Kısa boyluydun ve bu durum erkekleri tatmin ediyordu. Senin bakışların ateş'in aksine cilve dolu...enerjik ve dişil enerjisi yüksek bi öğrenciydin. Ateş senin sınıfının rehber öğretmeniydi. Bu aralar ateşin tüm odağı sendeydi. Herşeyine dikkatle bakıyordu. Ve bu durum seni ürkütmeye başlamıştı. Sana bakışları ifadesiz ve soğuktu ama sanli içten içe seni görünce cayır, cayır yanıyordu ve senide yakıyordu. Aranızda bi çekim vardı ve bu durumun ikiniz de farkındaydınız...

Bi gün voleybol dersin olduğu için soyunma odasına girmen gerekiyordu ama neredeyse her yer dolu olduğu için erkek soyunma odasına gitmek zorunda kalmıştın. Zaten oralar boştu. Saçlarını yıkayıp kurularken birden Ateş'i farkedersin. Kapıya yaslanmış, o soğuk gözleriyle seni izliyordu belli etmesede o dudaklarda seksi sırıtışı belliydi. Sonra sen şok dolu bi ifadeyle baktığında, ateş sana doğru iki adım atar. Tam önünde durur. Uzun boylu olduğu için sana tepeden bakıyordu. Yavaşça kulağına eğilir. Sırıtan dudakları hafifçe senin boynuna değmişti. Senin kulağına fısıldar...

"Bu kadar yakıcı olmaya hakkın yok..."

O soğuk kalpli öğretmen şimdi sana sırıtıyordu. Gözleri adeta şunu söylüyordu; Seni kendi ateşimde yakacağım..